Ekonomi

Fed likiditesi orta vadede piyasanın kilit itici gücü olabilir – Wolfe Research

Investing.com — Federal Rezerv’in uzun süredir devam eden bilanço küçültmesini durdurma kararı, Wolfe Research analistlerine göre, orta vadede merkez bankasının faiz oranı patikasından daha büyük bir etkiye sahip olabilir.

Çarşamba günü Fed, beklendiği gibi faiz oranlarını 25 baz puan düşürerek yüzde 3,75 ile yüzde 4 aralığına indirdi. Ancak devam eden federal hükümet kapanması sırasında yeni ekonomik verilerin azlığı nedeniyle, borçlanma maliyetlerinin yakın vadedeki seyri belirsizliğini koruyor.

Ayrıca, politika yapıcılar 1 Aralık’ta Hazine tahvilleri ve ipoteğe dayalı menkul kıymetlerdeki Fed varlıklarını azaltma çabasının, yani kantitatif sıkılaştırma olarak bilinen sürecin sona ereceğini duyurdu.

Fed, COVID-19 pandemisi sırasında piyasaları ve genel ekonomiyi desteklemek için bilançosunun büyüklüğünü hızla genişlettikten sonra, son üç yılın çoğunu varlıklarını azaltmakla geçirdi. 2022’de neredeyse 9 trilyon dolara ulaşan zirve noktasından sonra, bilanço şu anda yaklaşık 6,6 trilyon dolara geriledi.

Bununla birlikte, bu küçülme finansal piyasanın çarklarını döndürmek için gereken likiditenin büyük bir kısmını kurutma tehdidi oluşturdu. Bu dinamiğin etkisi, bu ay kısa vadeli para piyasalarında açıkça görüldü. Bankalar ve diğerleri, mevcut olandan daha fazla nakit arayışına girdi. Sonuç olarak gecelik faiz oranları yükseldi ve bir noktada Fed’in hedef aralığını aştı.

Chris Senyek ve Adam Calingasan dahil olmak üzere Wolfe analistleri Perşembe günü yayınladıkları notta şunları yazdı: “Aralık ayında kantitatif sıkılaştırmanın sona ermesi, orta vadede piyasanın yönü üzerinde daha büyük bir etkiye sahip olabilir. Fed’in Hazine Menkul Kıymetlerinin azaltılmasını sonlandırma kararı, önümüzdeki aylarda değişen bir likidite tablosuna işaret ediyor ve rezervlerin potansiyel olarak daralabileceğini gösteriyor.”

Analistler, bu eğilimin duyarlılığı “olumsuz etkileyebileceğini” ancak bunu “bankacılık sisteminin büyümesine uygun olarak varlık alımlarının yeniden uygulanmasıyla kademeli bir genişlemenin” izleyebileceğini eklediler.

Rezervlerdeki dalgalanmaların piyasaları etkilemesi beklenirken, “kilit soru” hisse senetlerinin likidite endişeleri üzerinden mi yoksa şirketlerin yapay zeka harcamalarına yönelik yüksek beklentiler üzerinden mi işlem göreceği etrafında dönüyor.

Analistler “Yakın vadede ikincisinin gerçekleşeceğine inanıyoruz” görüşünü savundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu