Belirsizlik artarken, altının yükselişi henüz bitmedi mi?
Investing.com — Altın bu yıl yaklaşık 50 kez tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşarak küresel piyasalarda öne çıkan bir performans sergiledi.
RBC Capital Markets stratejistleri, altının yükselişinin sadece olumlu makro koşulların bir sonucu olmadığını belirtiyor. Bu yükseliş öncelikle giderek artan “birleşik belirsizlik” faktöründen kaynaklanıyor. Stratejistlere göre bu sürekli huzursuzluk, altının bir koruma aracı, güvenli liman ve portföy çeşitlendirici olarak çekiciliğini güçlendirdi.
RBC’nin Christopher Louney liderliğindeki stratejistleri bir notta şunları belirtti: “ABD hükümetinin kapanma olasılığı üzerindeki siyasi gerilim, yenilenen ABD-Çin ticaret sürtüşmesi, Federal Rezerv’in bağımsızlığı konusundaki endişeler, mali baskı, enflasyon kaygısı ve değer kaybı korkuları hep birlikte sürekli bir belirsizlik hissi yaratıyor. Yatırımcılar buna altına yaptıkları tahsisatı artırarak yanıt veriyor.”
Ekip, tahvil ve hisse senetlerinden gelen küçük rotasyon akışlarının bile büyük bir etki yaratabileceğini belirtiyor. Küresel portföylerdeki mütevazı değişiklikler, altın piyasası için önemli tonajlara dönüşüyor.
Stratejistler ayrıca, altının performansının geçmişteki büyük rallilerle karşılaştırıldığını, ancak bu yükselişin yaklaşık 700 gün süreyle önceki 1.000 günü aşan döngülerden daha kısa olduğunu belirtiyor. Bu durum, daha fazla yükselişin emsal dışı olmadığını gösteriyor.
RBC fiyat senaryolarını yeniden yükseltti. Orta seviye senaryosunda 4. çeyrekte ons başına 4.227 dolar ve 2026’da 4.427 dolar öngörüyor. Yüksek senaryo ise 4. çeyrekte 4.963 dolardan gelecek yıl 5.108 dolara kadar uzanıyor.
Aracı kurum artık 5.000 doların üzerindeki bir hareketi olası görüyor. En makul işlem aralığının şu anda revize edilmiş orta ve yüksek senaryoları arasında olduğuna inanıyor.
Keskin yükselişe rağmen, yatırımcı pozisyonları aşırı görünmüyor. Altın destekli borsa yatırım ürünü (ETP) varlıkları tonaj açısından henüz rekor seviyelere ulaşmadı. Yönetilen para pozisyonlarının hala “ilerleme alanı” var. Aynı zamanda yukarı yönlü opsiyonlara ilgi yüksek kalmaya devam ediyor.
RBC, varlık yöneticileriyle yaptığı görüşmelerde, geleneksel olarak yaklaşık %5 ile sınırlanan portföylerdeki altın payının şimdi açıkça %5-10 aralığında tartışıldığını belirtti. Kâr alma belirtileri çok az görülüyor.
Merkez bankaları desteğin bir diğer önemli ayağı olmaya devam ediyor. Resmi sektör alımlarının bu yıl 850 tonun üzerinde olması bekleniyor.
Stratejistlere göre, bu alımlar taktiksel değil stratejik nitelikte. Altının bir rezerv varlığı olarak daha geniş “izin yapısına” katkıda bulunuyor. Bazı durumlarda merkez bankası bilançolarında euro veya Hazine bonolarına göre daha yüksek sıralarda yer alıyor.
RBC, yüksek fiyatların Hindistan ve Çin’de tonaj açısından tüketici talebini frenlemeyi beklese de, kültürel yakınlık ve daha fazla kazanç beklentisinin alıcıları piyasada tutacağına inanıyor. Bu arada hurda arzının, sahiplerin satışı ertelemesi nedeniyle beklentilerin altında kalması muhtemel.
Aracı kurum, Nisan ortasından Ağustos ortasına kadar olan duraklamaya benzer geçici bir konsolidasyon olasılığını dışlamıyor. Ancak daha derin bir düzeltme için makro koşullarda keskin bir dönüş ve belirsizlikte çöküş gerektiğini belirtiyor. RBC, bu iki durumun da yakın vadede gerçekleşmesini beklemiyor.
Stratejistlerin sözleriyle, “balonlar genellikle patlar, ancak aynı zamanda yüzmeyi de başarırlar” ve şimdilik altın hala canlı görünüyor.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.



